Bazen öyle anlar gelir ki yaşamımızda, basit gibi görünse de büyük farkındalıklar yaşarız. İçimizde bir şeylerin oturduğunu, anlam kazandığını hissederiz. İşte size bu anlardan derlediğimiz 20 an…
- Bir sabah uyanıp yıllar içinde dönüştüğünüz kişiyi sevdiğinizi fark ettiğiniz an. Herhangi bir başarı ya da aştığınız bir zorluk yüzünden değil sadece olduğunuz kişi için.
- Her şeyi bilmediğinizi, her şeyi bilemeyeceğinizi ve bunun bir sorun olmadığını fark ettiğiniz an.
- Her ne kadar zor olsa da olmak istediğiniz kişiye dönüşmek için kurtulmak istediğiniz alışkanlıklarınızdan kurtulabilecek gücü kendinizde hissettiğiniz an.
- Aynı zamanda hayatta değiştirmeye gücünüzün yetmeyeceği şeyler olduğunu kabullenmenin getirdiği özgürleşmeyi hissettiğiniz an.
- Daha önce hayatınızda başkalarının sorumluğunda olan şeylerin sorumluluğunu elinize alıp olgunlaştığınızı hissettiğiniz an.
- Başkalarının desteği olmadan kendi ayaklarınızın üzerinde durduğunuz (kendi faturalarınızı ödemek bile olabilir), sağlıksız duygusal bağlardan kurtulup güçlü hissettiğiniz an.
- Aynı zamanda ihtiyaç duyduğunuzda başkalarının uzmanlığına başvurmaktan çekinmeyip, bunun bir zayıflık göstergesi olmadığını kabullendiğiniz an.
- Aslında yapmayı sevmeseniz de gerçekleştirmek zorunda olduğunuz sorumluluklarınızı yakınmadan yaptığınızı gördüğünüz an:
- Geçmişinizdeki utançlarınızı ve kaygılarınızı kabullenip hepsinden bir şeyler ve bunların sizi olduğunuz kişi haline getirdiğinizi fark ettiğiniz an.
- Hata yaptığınızı kabul edip, telafi etmek için çaba gösterdiğiniz an. (Hatalı olduğunu kabullenebilmek önemlidir, kaç yaşına gelirse gelsin bunu öğrenemeyen insanlar var.)
- Bir insan olarak kusurlarının ve zayıflıklarının farkına varıp bunların seni zaman zaman en güzel hale getiren şeyler olduğunu gördüğün an.
- İnsanların söylediklerini umursamamak ve çok kafaya takmak arasındaki dengeyi bulduğunuz an.
- Ne zaman dinlemek, ne zaman konuşmak gerektiği konusunda gün geçtikçe daha iyi olduğunuzu ve bu durumun aslında dikkat ve bilgelik gerektirdiğini fark ettiğiniz an.
- İster profesyonel ister özel hayatınızda olsun eleştirilmenin aslında negatif değil insanı geliştirebilecek bir şey olduğunu fark ettiğiniz an. (Tabi ki sırf zarar vermek adına yapılan eleştiriler olacak, aman dikkat!)
- Herkesin hayatının farklı bir yoldan ilerlediği fikriyle barışık olup amaçsızca kendinizi başkalarıyla karşılaştırmak yerine, karşılaştırmayı gelişim fırsatı olarak gördüğünüz an.
- “Başarı” sözcüğünün herkes için ayrı bir tanımı olabileceğini, istekleriniz ve tutkularınız ışığında kendi başarı tanımınızı yaptığınız an.
- Affedilmeyi beklemeden içtenlikle özür dileyebildiğiniz daha da önemlisi insanları kıracak davranışlarda bulunduğunuzda pişmanlık yaşamayı bildiğiniz an.
- Kin tutmanın insanı yiyip bitiren bir şey olduğunu ve içten içe kim tuttuğunuz, kızgın olduğunuz insanları affedebildiğiniz an.
- Ailevi, arkadaşlık, iş ya da romantik olduğu fark etmeksizin tüm ilişkilerinizde isteklerinizi uygun bir şekilde aktarmaktan çekinmediğiniz an.
- Hayatınızın tümü için, sizde yaralar oluşturmuş tecrübeleriniz olsa dahi, minnet duygusu hissettiğiniz an. (Hiçbir insanoğlu annesinden doğduğu haliyle, yara almadan yaşamını noktalamıyor. Bunu kabul etmek iyi gelebilir.)
0 Yorum
Çoğunu yapmışım paylaşım için tşkler 🙂