Buradasın Ankara Psikolog » Kişisel Gelişim Ve Yaşam Koçluğu » Tükenmişlik Sendromunun Belirtileri

Tükenmişlik Sendromunun Belirtileri

Yazar: Ankara Psikolog

Tükenmişlik sendromunda yaşanan duyguların, depresyondaki umutsuzluk, çaresizlik, boşluk, hastalık v.b. duygular ile benzerlik taşıdığı ifade edilmiştir. Tükenmişlik belirtilerinin çeşitliliği ve tükenmişliğin gizli bir süreç olması bu sendromun tanınmasını zorlaştırmakta, depresyon, anksiyete, stres gibi durumlarla karışmasına neden olmaktadır. Bu nedenle tükenmişlik depresyonla çoğu zaman iç içe gelişebilmektedir. Bir başka deyişle, tükenmişlik kişinin kendi içine çekilmesi, çevresine karşı ilgisini kaybetmesi ve başarısızlık duygularını yoğun olarak yaşaması olarak ele alınabilir.
Tükenmişlik sürecinde kişinin üretkenliği ve kendine olan saygısı azalır. İş ile ilgili hoşnutsuzluğu artar, çok sayıda fiziksel semptom ortaya çıkar, aile içi ilişkilerde bozulma ve duygularda değişiklik (saldırganlık, anksiyete, depresyon gibi) sık görülür. Genellikle yaptıkları iş için heyecanın yitirilmesi, tatminsizlik ve yardım bekleyen hastalara karşı negatif bir davranış tutumuyla kendini gösteren bir sürecin son basamağıdır.

Tükenmişlik sendromunun belirtileri; duygusal belirtiler, bilişsel belirtiler, fiziksel belirtiler, davranışsal belirtiler ve motivasyonel belirtiler olmak üzere beş kategoriye ayrılmıştır. Ayrıca her kategori içerisinde, belirtinin etki alanını dikkate alarak, kişisel, kişiler arası ve mesleki açıdan da üç alt kategori oluşturmuşlardır.

Duygusal Belirtiler

Kişisel düzeyde, endişe, hüzün, karamsarlık ve anlık olarak değişen duygu durumu hakimdir. Kişi kaygılı ve gergindir. Duygu kontrolü zayıftır ve nedensiz ağlamalar görülmektedir. Kişiler arası düzeyde, bireyler karşıdakini dinleme ve anlamaya kapalı, durgun, mesafeli ve duygudan uzak bir iletişimi tercih etmektedirler.Mesleki açıdan, işten memnuniyetsizlik ve yetersizlik duygusu yüksek düzeydedir.


Zihinsel Belirtiler

Zihinsel yetilerde yavaşlama, dikkat eksikliği, unutkanlık, plansızlık, sık hata yapma, bağımlı ve sınırlı düşünce kapasitesi, kalıplaşmış düşünce tarzı, kişiler arası iletişim ve karar verme becerisinde azalmalar görülmektedir. Yalnız kalma neticesinde oluşan durumların üstesinden gelme yetilerinde gerilemeler meydana gelmektedir. Kişiler arası iletişimin azalması tükenmişlik sendromunun önemli bir karakteristiğidir. Bu durum bilişsel açıdan olumsuz, kötümser, empatiden uzak, zayıf ve kalıplaşmış bir iletişimi ifade etmektedir. Bu iletişim tarzı kişiyi çevreden uzaklaştırmaktadır, kişinin çevreye olan güvenini sarsmaktadır ve aynı zamanda kişinin çevresindekilerden şüphe etmesine neden olmaktadır. Mesleki açıdan, bu kişiler iş ortamında kendilerini güçsüz hissetmektedirler ve destekten yoksundurlar. Kendilerini şanssız olarak tanımlamaktadırlar. Benlik saygılarındaki azalma onları beceriksizleştirmektedir ve iş performanslarını düşürmektedir. İş arkadaşlarına ve üstlerine karşı öfkeli ve kırıcı olmaktadırlar. Sonunda sürekli çevreyi ve çevredekileri suçlamaya başlamaktadırlar.

Fiziksel Belirtiler
Fiziksel belirtileri kendi içlerinde üçe ayrılmışlardır. Fiziksel yakınmalar; baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları, sinirlerde çekilmeler, yorgunluk ve sık hastalanma ve hastalanma endişeleri, sık fiziksel muayeneler, boğaz kurulukları, nefes daralmaları, kilo kayıpları, uyku ve cinsel problemlerdir. Psikosomatik yakınmalar; kalp rahatsızlıkları, ülser, gastrointestinal rahatsızlıklar, solunum ve nefes almada güçlükler, şeker hastalığı ve astım belirtileridir. Fizyolojik tepkiler; kalp çarpıntılı hipertansiyon, serum kolesterol düzeyinde artma ve aşırı terlemeden dolayı deride duyu kaybıdır.

Davranışsal Belirtiler
Davranışsal belirtiler için aşırı hareketlilik ve taşkınlıktan dolayı dikkati yoğunlaştırma güçlükleri, kararsızlık, sigara ve alkol kullanımında artışlar, dengesiz beslenme, sakarlık ve kaza yapma riskinin yükselmesi kişisel düzeyde olan belirtilerdir. Kişiler arası düzeyde iki önemli davranış örüntüsü dikkat çekmektedir; öfkeli ve saldırgan davranışlar ile ani parlamalar ilişkileri zedelerken, kişilerin kendilerini ortamdan çeken, mesafeli, duygudan yoksun ve mekanik tutumları da onları çevreden izole etmektedir. Bu kişiler sözel ifadelerinde de olumsuz ve kırıcı bir üslup kullanabilmektedirler. Mesleki açıdan, bu kişiler, çalışanlarla veya üstleriyle sık tartışmaktadırlar, iş performansları düşüktür, yaptıkları işin niteliği ve niceliğinde azalmalar olmaktadır, iş hataları artmaktadır, sınırlı ve monoton çalışmaya başlamaktadırlar ve en önemlisi iş ortamında daha az zaman geçirmeye başlamaktadırlar.
Motivasyonel Belirtiler
Kişisel düzeyde, bu kişilerin ilgi, merak ve ideallerinde azalma vardır, hayal kırıklıkları ve şaşkınlıkları üst düzeydedir. Sık sık memnuniyetsizliklerini dile getirmektedirler. Yeni durumlar için cesaretlerini kaybetmişlerdir. Kişiler arası düzeyde, diğerlerinin ne düşündükleri ve ne yaptıkları onları ilgilendirmemektedir. Mesleki açıdan ise işe gelme konusunda oldukça isteksizdirler.

BU YAZILARA DA GÖZ ATABİLİRSİNİZ

12 Yorumlar

fatma 02 Ocak 2012 - 15:24

sanırım bu belirtilerin hepsi bende var ? bunun için ne yapmalıyım? sanki bu yazılar tam beni tarif ediyor.. bunun için bi tavsiyeniz var mı?

Cevapla
bülent polat 13 Mart 2012 - 12:19

23 yaşında bir oğlum var.Aşırı derecede şans oyunları iddaa oyunları ve bunu finanse etmek için yalan hırsızlık gibi yolara başvuruyor.Artık başedemiyoruz çaresiziz.Lütfen bir yol gösterin.
Saygılarımla

Cevapla
Berna Açar 24 Şubat 2015 - 15:01

Öncelikle merhaba yazının tümünü okuyamadım bile ama başından anladım ablamın tükendiğini. Yazılan her şey mevcut. Ani duygu patlamaları gözyaşlarına boğulma, sabaha karşı yatıp az bir uyku uyuma, düzensiz beslenme, tembellik, uyuşukluk, aşırı sinir öfke saldırganlık vs. Yanında olmaya çalışıyorum her zaman ama ona kalsa çok yalnız bir kız. Hiç yanında değilim ou dinlemiyorum onu anlamıyorum. Çaresizim ne yapmam gerektiğini artık bilemiyorum. Konuşamıyorum defalarca arka arkaya sus – sus – sus -suuuusss diye bağırmanın ardından kafasını tutup çıldırmaya başlıyor. sesimin beynine zarar verdiğini çıldırttığını söylüyor. Ama daha ne söylediğimi bile dinlemiyor. Etrafı çok kalabalık. Yani ilgiyi seviyor ama bir kişinin ilgisinden uzak. Mutlu bir ilişkisin olmayacağı kaygısını yaşıyor. İşinde mutsuz hayattan zevk almadığı apaçık. Ablama nasıl yaklaşmalıyım? Ne yapmam gerekiyor? Nasıl yaklaşırsam yardımcı olabilirim?
Lütfen bana yardımcı olur musunuz? Çok teşekkürler.

Cevapla
celal 15 Ocak 2017 - 10:56

Bu yazılar bizim gibi ne olduğunu,nasıl vahim bir sorunun içinde mücadele ettiğini bilemeyen,adeta kendi dünyasında büyük bir savaş veren insanlara yardım ediyor.bunun için çok tşkr ederim.allah razı olur inşallah sizden..ben uzun zamandır doktorlara gidiyorum ve hastalığımla alakalı az bir gelişme olsada sonuç yine en başa dönmekle oluyor.bu yazdıgınız şeyler istisnasız bende var olan eksiklikler.bana yrdımı olur musuz..

Cevapla
dilek bayhan 17 Mayıs 2017 - 14:47

Tum bu belirtiler hepsi bendede var 🙁 malsef tavsiye ve onerileirniz nelerdir

Cevapla
Oznur 19 Temmuz 2017 - 15:59

Eşim 47 yaşında ve yaklaşık 6 aydır bu belirtiler artarak devem etmekte evliliğimiz bile sallantıda ne önerirsiniz acil cevaplarsanız çok sevinirim

Cevapla
Erol 05 Ağustos 2017 - 18:40

Hem psikososyal danisman hem de bu sendromu yasamis birisi olarak sunlari soyleyebilirim: en az 2 haftada 1 terapi almaniz, yani sizinle konusulmasi ve hayatinizda bazi kararlar almanizda size yardimci olunmasi gerekiyor. Bu da 6 ay ile 1 yil surebilir.
Bir de youtube.com, tedx turkce konusmalarinda, Emre Baskan’nin cok guzel bir sunumu var, o da ancak bir fikir verebilir.

Cevapla
Tuba 26 Eylül 2017 - 13:36

Bende yazdıklarınızın aynısı var,kabul Ediyorum ki tükendim herşeye karşı kaybettim,hayat hiç adil değil dünümden bugûnûme hep kayıplarla dolu hayatım,ve zafer kimin derseniz bence kimsenin…

Cevapla
Muatafa 01 Ekim 2017 - 19:03

S.a ayni sorunlar bendede var yapabilecegim ve basarabilecegim ve daha once yaptigim seyleri sanki yapamayacakmisim gibi algiliyorum bunun sebeblerini gecmise dogru arastirdigimda kendi adima insanlarin gorusleeini cok onemsedigimi ve insanlar kirilmaain be uzulmesin diye hayir diyemedigimi ve her yasanan olaydan sonra kendimde bir sucluluk payi aradigim davranis biciminin beni bu sendroma ittigini farkettim ve en onemlisi ask iliskimde karsi tarafa iyi niyetli ve fedakar davranmam sonucu bir problem cikmasi durumunda hep kendimi suclasigim ve karsi tarafi hep hakli gordugum icin su an bogle bir sendrom yasadigimin farkina vardim ve hayatimda yeni kararlar alarak bu durumu asmaya basladim eger sizde isterseniz diyalog kurarak bu durumum ustesinden gelebiliriz ama suna eminim mutlaka sizde gecmis donemde guvendiginiz bir kisinin iyi niyetinizi suistimall etmesinden dolayi bogle bir piskolojik durum yasiyorsunuz

Cevapla
Ayse 21 Ekim 2017 - 22:42

Hepsi varrr

Cevapla
Murat Korkmaz 03 Kasım 2017 - 10:42

Sanırım bu belirtiler tüm insanlarda var.Gaziantepsporlu bir futbolcuda bu hastalıkla mücadele ediyordu intihar etti neden ettiğini bilemeyiz Allah bilir.Bu hastalık çok zor bende de var diye düşünüyorum

Cevapla
Bedo38 18 Ocak 2018 - 10:53

Ayni duygular bende de var, gecmiste platonik aşık oldugum kişiyle yeni bir iliski icerisine girdim, simdi oda bana karsilik verince bi anda kendimde bi guvensizlik, eskisi gibi sevemiyorum ve sevemeyecegim hissiyati oluştu… Herseyden uzaklastim… Artik onu sevemeyecegim korkusuyla ondan uzaklastim… Ne yapacagim bilemiyorum….

Cevapla

Yorumunuzu Bekliyoruz !