Buradasın Ankara Psikolog » Genel » 10 Ekim 2015 Patlaması ve Travma Psikolojisi

10 Ekim 2015 Patlaması ve Travma Psikolojisi

Yazar: Ankara Psikolog

10 Ekim’de ülkece etkisi büyük ve acı dolu bir olay yaşadık. Bazen küçük bir nesnenin kaybı bile kişide onulmaz yaralar açabilirken, biz o gün sadece ‘barış içinde bir yaşam’ isteyen 100’e yakın insanımızı kaybettik. Bu gibi üzüntülü olaylar insanı konu edinen psikoloji biliminin bir parçası olduğundan, bu yazımızda size travmadan bahsederek, travmanın ruhsal etkileri ve tedavileri konusunda sizi kısaca bilgilendirmek istedik.

Travma nedir?

Travma; insanların hayatını, ruhsal ve fiziksel sağlığını derinden etkileyen, duygusal anlamda üstesinden gelmesi zor acı dolu deneyimlerdir.

Toplumsal travma ise etkisinin duygusal anlamda bir grup insan tarafından paylaşıldığı ve toplumun yaşantısını etkileyen stres dolu olaylardır.

Travma etkisinin büyüklüğünü, kişinin deneyimlediği stres ve onunla başa çıkma gücü belirler. Bu yüzden bir olayın travmatik etki yaratıp yaratmaması tamamen kişinin onu nasıl algıladığı ve deneyimlediğiyle ilgilidir.

Toplumsal travmalar sırasıyla en çok, doğrudan zarar görenleri, tanık olanları ve kıl payı kurtulanları etkiler. Doğrudan zarar görenlerin yakınları da önemli derecede travma deneyimlerler.

Travmaların ruhsal etkisi:

Ruhsal travmalardan sonra en sık görülen iki hastalık: depresyon ve travma sonrası stres bozukluğudur (TSSB).

Travmatik olay sonucu kişilerin fiziksel ve ruhsal bütünlüğü zedelenir. Kişide şok, üzüntü, öfke, aşırı sinirlilik, endişe, suçluluk, kaygı, umutsuzluk, korku, çaresizlik ve karamsarlık gibi duygusal tepkiler görülür.

Bilişsel anlamda ise unutkanlık, dikkat ve düşünce dağınıklığı, intihar düşünceleri, olayla ilgili görüntüler ve olayı tekrar tekrar yaşama gibi durumlar ortaya çıkabilir.

Travma deneyimleyen kişilerin davranışlarında ayrıca uyku ve yeme bozuklukları, içe kapanma, sosyal çevreden uzaklaşma, konuşamama ve hiçbir şey olmamış gibi davranma sıklıkla görülebilmektedir.

Depresyon, ruhsal travmadan hemen sonra ortaya çıkabileceği gibi, travmanın üzerinden belirli bir süre geçtikten sonra da görülebilir.

TSSB ise uzun yıllar sürebilen, kişinin gündelik hayattaki işlevselliğini önemli ölçüde etkileyen bir rahatsızlıktır.

Kadınlar, geçmişte travma deneyimlemiş olanlar ve başka ruhsal rahatsızlığı bulunan kişiler TSSB açısından daha fazla risk altındadır.

Travma yaşayan kişilerin genel tepkileri durumdan kaçınmaya çalışma veya unutmaya çalışmadır. Fakat araştırmalar bu savunma biçimlerinin travma üzerinde bir etkisi olmadığını göstermiştir.

Zaman ilerledikçe travmanın etkileri kişiye göre şekillenebilir. Kimisinde olay yaşandıktan birkaç hafta sonra düzelme gerçekleşirken, kimileri ise uzun yıllar boyunca belirtilerin düzelmediği görülür.

Tedavisi nedir?

Travma sonucu ortaya çıkan rahatsızlıkların tedavisinde başarı oranı, kişinin travmayı ne ölçüde deneyimlediğiyle uyum gösterir. Bu nedenle travmanın etkisine göre tedavi yaklaşımları da çeşitlilik gösterir.

Travmadan az etkilenmiş, hayatını eskisi gibi sürdürebilen kişilere => bilgilendirme

Travmadan daha çok etkilenmiş, ciddi belirtiler yaşayan, ancak işini gücünü sürdürebilenlere => danışmanlık veya kısa psikolojik tedavi yaklaşımları

Hayatı ciddi derecede etkilenmiş, ağır belirtileri olanlara => yoğun psikolojik tedaviler, ilaç tedavileri veya hastaneye yatış.

Travma sonrası stres hastalığı depresyonla birlikte ise çoğu kez ilaç tedavisi eklenmelidir.

Bitirirken;

Tüm insanlık için, bireysel ve toplumsal ruh sağlığının bozulmadığı bir yaşam diliyoruz.

Travmalardan uzak, barış dolu bir geleceği beraber inşa edebileceğimize tüm kalbimizle inanıyoruz…

 

 

 

 

BU YAZILARA DA GÖZ ATABİLİRSİNİZ

Yorumunuzu Bekliyoruz !