Buradasın Ankara Psikolog » Kişilik Bozuklukları » 10 Kişiliği Olan Görme Engelli Kadının Bazı Kişilikleri Görmeye Başladı

10 Kişiliği Olan Görme Engelli Kadının Bazı Kişilikleri Görmeye Başladı

Yazar: Ankara Psikolog

B.T. 20 yaşında geçirdiği bir kaza sonucu görme yetilerini kaybeden Almanya’da yaşayan bir kadın. Şu an 33 yaşında ve gittiği terapist tarafından B.T.’ye, çoklu kişilik bozukluğunun karmaşık bir biçimi olan dissosiyatif kişilik bozukluğu tanısı konuldu. 4 yıl boyunca süren terapilerinde çok ilginç bir şey oldu. Kadının kişiliklerinin bazıları –ama hepsi değil- görmeye başladı. Ruh sağlığı alanında önde gelen dergilerden olan PsyCh’de de yer alan bu vaka oldukça ilgi çekti.

Danışan: B.T. doktorlarına kendisindeki körlüğün 20’li yaşlarının başında geçirdiği bir trafik kazasının beyninde yarattığı hasar sonunda olduğunu söylemişti. Yıllar ilerledikçe ruhsal rahatsızlığı için psikoterapi tedavisi aldığında birden görememe durumu değişti ve görebildiğini söyledi. İlk başta 10’dan fazla olan kişiliklerinden sadece bir tanesi görebiliyorken terapist ile çalışmaları sonucu neredeyse tüm görme becerisini tamamen kazanma noktasına geldi.

Tanı: Bu vaka belki sonuçları herhangi bir fizyolojik hasarla açıklanmayan ama kişide görememe ya da felç gibi durumlara yol açan konversiyon bozukluğun bir formu olan psikojenik körlüğe örnek olabilir. Ama bu durum B.T.nin belirtilerini daha az gerçekçi yapmıyor. Amerikan Ulusal Tıp Kitaplığı’ına göre:

“Konversiyon bozukluğu olan kişiler belirtilerini uydurup, hasta numarası yapmazlar. Bazı doktorlar, bu kişilerin rahatsızlıklarının gerçek olduğuna inanmazlar ve onları hepsi kafanızın içinde diyerek gönderirler. Ama bu rahatsızlık gerçektir ve kişide strese yol açabilir ve kişinin iradesinden bağımsız olarak seyreder.”

Konversiyon bozukluğu vakaları bazen travmatik bir olayın ardından veya kişinin çözemediği karmaşık duygularının etkisi olarak gelişebilir. B.T.’nin yaşadığını uzmanlar “seçici dikkat” olarak tanımlıyorlar, yani beynindeki dikkat sistemi kendisine gönderilen görsel bilgileri tamamen yok sayıyordu.

Buna çok benzer bir başka vaka bu sene EthiopianJournal of HealthScience’de de yayınlanmıştı ve travmatik bir olay yaşayıp görememeye başlayan kadının terapi ile görmeye başlamasını anlatıyordu. Bu vakalar bize fizyoloji ve psikoloji arasındaki bağın düşündüğümüzden daha bulanık ve iç içe olduğunu gösteriyor.

Kaynak: http://nymag.com/

BU YAZILARA DA GÖZ ATABİLİRSİNİZ

Yorumunuzu Bekliyoruz !