Günümüz dünyasında gerçekten insanların çoğu meşgul olduğundan ve sahip olduğu vaktin yetersizliğinden yakınır. Öte yandan hayat bizi bir şeyler için çabalamaya, üretmeye yöneltir. Peki meşgul olmak demek üretken olmak anlamına gelir mi? Yoksa sadece çok yoğun olup üretmiyor muyuz? İşte meşgul insanlar ve üretken insanlar arasındaki farklar:
Meşgul insanlar hayatta bir görevleri varmış gibi görünmek isterler, üretken insanların hayatta bir görevleri vardır.
Meşgul insanlar attıkları adımlardan emin görünmeye çalışarak belirsiz hedefleri hakkındaki şüphelerini gizlemeye çalışırlar. Öte yandan üretken insanların hayatta hedefledikleri nettir ve bu hedef konusundaki kaygılarını diğer insanlardan saklama gereği duymazlar.
Meşgul insanların öncelikleri fazladır, üretkenlerin ise az.
Hayat önceliklere göre şekillenir ve herkesin az ya da çok öncelikleri vardır. Eğer hayatta üç tane önceliğiniz varsa onlara ayırabileceğiniz zaman da vardır. Eğer 25 tane önceliğiniz varsa meşguliyetiniz değil uğraşmanız gereken büyük bir karışıklığınız vardır.
Meşgul insanlar harekete geçmeye odaklanırlar, üretken insanlar harekete geçmeden önce her şeyi netleştirmeye odaklanırlar.
Herhangi bir konuda adım atmadan önce konuya etki edecek şeyleri netleştirmek ve adımı onlara göre atmak gerekmektedir. Size bakış açısı sağlayı olaylara netlik kazandıracak şey ise geçmiş tecrübelerinizdir. İnsan zihninin her şeyi hatırlayamayacağı bir gerçek olduğu için yaşantınıza dair küçük notlar tutmak işinize yarayabilir. (Küçük notlar derken kesinlikle sosyal medya güncellemelerinden bahsetmiyoruz.)
Meşgul insanlar kapılarını ardına kadar açarlar, üretken insanların kapalı kapıları vardır.
Gençken birçok seçeneğe açık olmak iyidir, çünkü bu şekilde gerçek tecrübeler edinirsiniz. Ancak hayatta öyle bir noktaya gelirsiniz ki o andan itibaren odaklanmanız gereken şeylerin sayısını azaltmanız gerekir ki böylece ilginizi ve gücünüzü koruyarak konuya hakkını vererek ilerleyebilin.
Meşgul insanlar sürekli ne kadar meşgul olduklarından bahsederler, üretken insanlar yaptıkları işlerin sonuçlarıyla konuşurlar.
Bu durum son derece açıktır, bir şeyi yapmaktan bahsetmek onu yapmak demek değildir. İnsanlar yaptıkları şeyler hakkında ne kadar çok konuşurlarsa onları yapmaya daha az vakit bulurlar ve ortaya bir ürün çıkartamazlar. Ne yazık ki üretken olduğunuzu hissetmek üretkenlik değildir.
Meşgul insanlar aynı anda birden çok iş yapmaya çalışır, üretken insanlar bir tanesine odaklanır.
Üretkenlik bir odaklanma işidir. Aynı anda birden çok iş yapmaya çalışan kişiler aslında dikkatlerini dağıtırlar ve sahip oldukları zamanı etkili kullanmayarak çarçur ederler. Bir işe odaklanıp onu dikkatinizi dağıtmadan yapıp bir sonraki işe geçerseniz düzgün çalışan bir saat gibi hissedersiniz.
Meşgul insanlar başkalarının da meşgul olmasını ister, üretken insanlar ise etkili olmalarını.
Meşgul yöneticiler çalışma saatleriyle ilgilenirken, üretken olanlar ortaya çıkan ürünle ilgilenirler. Meşgul yöneticiler için çalışanların rahat görünmeleri ve işlerini yaparken eğleniyor görünmeleri sorun kaynağıyken, üretken yöneticiler çalışanların eğlendiklerini görmekten mutlu olurlar çünkü bu durumu olumlu sonuçlar doğuracağını bilirler.