Düşüncelerimiz ile fiziksel halimizin birbirinden etkilendiği çok belirgindir. Örneğin, olumsuz bir şeyler düşündüğünüzde kendinizi fiziksel olarak da kötü hissedersiniz. Ya da mutluysanız daha zinde veya daha sağlıklı hissedersiniz. Kadınlar için ise böyle hisseden sadece kendileri olmayabilir.
Düşüncelerimiz ile fiziksel halimizin birbirinden etkilendiği çok belirgindir. Örneğin, olumsuz bir şeyler düşündüğünüzde kendinizi fiziksel olarak da kötü hissedersiniz. Ya da mutluysanız daha zinde veya daha sağlıklı hissedersiniz. Kadınlar için ise böyle hisseden sadece kendileri olmayabilir.Yeni bir araştırma, gebeliğin sonrasında annenin zihin durumunun embriyoyu fiziksel olarak da etkileyebileceğini ortaya koydu. Fetus gelişirken bilinçdışı çevresindeki bilgileri depoluyor.
Altıncı ay ile birlikte fetüs annesinin sesini duymaya ve annesinin mutlu, kızgın ya da üzgün olup olmadığını anlayabilecek duruma gelmektedir. Çiftler birbirine bağırdığında annesinin hislerini fark edebilmektedir. Henüz dünyanın nasıl bir yer olduğunu anlayabilecek düzeye gelmemiş bir bebek için tüm bunların ne kadar kafa karıştırıcı olabileceğini hayal edebiliyor musunuz? Bebeğin anne karnındayken yaşadıkları onun sonraki yaşamını ve gelişimini derinden etkilemektedir.
Araştırmanın yürütücüsü Social Intelligence dergisine yaptığı açıklamada şunları söylüyor.
“Bir genin yer aldığı çevreden bağımsız olarak hiç etkilenmemesi mümkün değildir. Genler çevresinden aldıkları sinyallere ve çevrenin koşullarına göre değişmek üzere tasarlanmışlardır. Bazıları bizim kendi aramızdaki sosyal etkileşimlerden oldukça derin bir şekilde etkilenebilmektedir.”
Bugün olumsuz düşünceler ve olumsuz karşılıklar arasındaki bağlantı oldukça açıktır. Hamilelik sırasında olabildiğince pozitif bir ruh halinde olmak sizin mutluluk hormonlarınızı ve diğer olumlu duygulara göre harekete geçen hormonları üretmenizi sağlayacaktır. Tüm bunlar da bebeğinizin daha anne karnından itibaren gelişimine büyük olumlu etkiler yaratacaktır.