Buradasın Ankara Psikolog » Obsesif Kompulsif Bozukluk (Takıntılar) » Takıntıların (Obsesif Kompulsif Bozukluk) Psikolojik Tedavisi

Takıntıların (Obsesif Kompulsif Bozukluk) Psikolojik Tedavisi

Yazar: Ankara Psikolog

takıntı-psikolojik-tedavisi

Takıntıların (Obsesif Kompulsif Bozukluk) Psikolojik Tedavisi

Takıntı (obsesif kompülsif bozukluk), tedavisi mümkün olan bir rahatsızlıktır. Bu psikolojik bir bozukluk olduğunda tedavinin vazgeçilmez parçalarından biri de hiç kuşkusuz bilişsel davranışçı psikoterapidir. Psikoterapiyi uygulayacak olan uzman doktorun hastayı çok iyi analiz etmesi ve ona özel bir tedavi izlemesi gerekir. Çünkü her takıntıya aynı şekilde tedavi yüklenilmez. Hastasını anlamalı, takıntısının farkında olup olmadığını gözlemlemeli, hastasının takıntısından ne derece rahatsız olduğundan ne derece bu durumdan kurtulmak istediğinden emin olmalıdır. Hastayı sadece takıntılarının üzerine gitmesi ve yüzleştirmesiyle tedavi edilemeyeceğini bilmelidir.

Takıntı hastalarının tedavisinde ilaç tedavisine de başvurulur. Özellikle de beyinde ‘serotonin’ adı verilen hormonu yükseltmek amacıyla kullanılan birden fazla ilacın, bu hastalıkta son derece başarılı sonuç ortaya koyduğu kanıtlanmıştır. Bu ilaçların depresyon hastalarınkinden daha yüksek dozda ve daha uzun sürede kullanılması şarttır.

Tedavinin olumlu etkilerini görmek için birkaç ay beklenmesi gerekiyor. Bunun için de inanç ve sabır şart. Kişi, tedaviye başladıktan sonra sonuç alamıyorum takıntılarım geçmiyor diyerek ilaç ve psikoterapiden vazgeçmemeli. Bu durum hastaya iyi şekilde izah edilmelidir. Davranışçı psikoterapi ile ilaç tedavisi birlikte uygulanmalıdır. Sadece ilaç tedavisi ya da sadece terapi tek başına takıntı hastalarının tedavisinde yeterli değildir. Hasta tedaviye başlarken, bu takıntılarının neden ve nereden kaynaklandığını bilmek isteyecektir. İşte davranışçı psikoterapi de hastaya hastalığının doğası hakkında bilgi vererek hastaya hastalığını tanıtacaktır. Bu tedavi yönteminde kişiye takıntıyla alakalı olan davranışı yerine başka davranışları yerine getirmesi önerilir. Hastaya ödevler verilir ve evde takıntı davranışı yerine bu davranışları yapması istenir. Böylece hasta kompülsiften yavaşça uzaklaştırılır. Ayrıca kompülsiyonlarının üzerine daha cesaretli şekilde gitmeleri sağlanır. İlaç ve davranışçı psikoterapi beraber uygulandığında hastanın iyileşme oranı yüzde 90’a ulaşır ve düzelir.

Obsesif kompülsif bozukluğunun tam olarak gelişimine neden olan faktörlerle ilgili net cevaplar verilememektedir. Buna rağmen tedavide sağlam imkânlar yer alır. Bu tür hastaların, bu hastalığın tedavisinin mümkün olduğunu bilmesi gereklidir. Bu da onların iyileşmesinde büyük kolaylık sağlayacaktır. Moral ve inanç, hasta ve doktorun birlikte hareketi ve düzenli takip tedavide önemlirol oynayan faktörlerdir.

BU YAZILARA DA GÖZ ATABİLİRSİNİZ

1 Yorum

R.R. 05 Nisan 2015 - 01:51

6 gi hilarious kendo hasataliqim.her year den ire item.temizlik takin tin var

Cevapla

Yorumunuzu Bekliyoruz !