Buradasın Ankara Psikolog » Kişisel Gelişim Ve Yaşam Koçluğu » Zor ve Sinirli İnsanlarla Başetme Yöntemleri

Zor ve Sinirli İnsanlarla Başetme Yöntemleri

Yazar: Ankara Psikolog

Zor, agresif ve sinirli insanlar çoğu zaman hayatımızı cehenneme çevirebilirler. Bu  yazıda sizlere zor, agresif ve sinirli insanlara başetme yöntemleri anlatılacaktır.

Zor İnsanlar Başetme Yöntemleri

Zor İnsanlar Başetme Yöntemleri

Hepimizin hayatında geçinmesi zor insanlar vardır. İş yerinde, sokakta hatta işin kötüsü evinizin içinde bile zor karaktere sahip insanlarla muhatap olmanız gerekebilir. Uyumlu insanlarla herkes geçinebilir, asıl maharet zor insanlarla bile anlaşabilmenin bir yolunu bulabilmektir.

İnsan ilişkilerinde başarılı olabilmek için önce kendinizi iyi tanımalı, sınırlarınızın farkında olmalı ve ona göre adım atmalısınız. Karşı tarafın “zor” olmasına rağmen aslında ellerinde fazla koz olmadığının bilincinde olun. Ya canlarını sıkan bir durumun acısını sizden çıkarmak isterler, ya da haksız olduklarını bildikleri için üste çıkmak isterler. İletişim kazalarında onların çizgisini bozmadığını(!), bildikleri gibi hareket etiklerini görürsünüz; fakat o esnada siz olayı iyi idare edecek enerjiye sahip değilseniz, sabrınızı öncesinde tüketecek durumlar yaşadıysanız sahadan can sıkıntısı ve kızgınlıkla birlikte yenilgi içinde ayrılabilirsiniz.

İşte sizlere yol gösterebilecek, zor insanlarla baş etme yolları:

1.    Soğuk Kanlı Olun

Faydaları: Kontrolünüzü sürdürme. Problemin girdabından uzaklaşma.

Nasıl: Mantıklı olmaktan uzak kişilerle karşılaştığınızda ilk kural, kontrolünüzü sürdürme ve soğuk kanlılığınızı devam ettirmedir. Ne kadar tepkisiz kalırsanız, durumu daha iyi muhakeme edersiniz.

Kendinizi kızgın ya da hayal kırıklığına uğramış hissettiğinizde, sonradan pişman olacağınız şeyler söylemeden derin bir nefes alin ve içinizden 10’a kadar yavaşça sayın. Çoğunlukla 10’a geldiğinizde, daha iyi baş etmenin bir yolunu bulursunuz ve problemi tırmandıracağınıza şiddetini yumuşatmış olursunuz. 10’a geldiğiniz halde durumunuz değişmediyse, mümkünse durumun dışına çıkın ve sakinleştikten sonra tekrar konuya dönün.

2.    “Kartal gibi Uçun”

Faydaları: Zihniniz daha rahat. Kırılganlık riski daha az.

Nasıl: Hayatınızdaki her insan tartışmaya değmez. Zamanınız kıymetlidir, o an yapacak daha önemli bir işiniz yoksa bile değişmemekte inat eden negatif insanları değiştirme ve ikna etme çabasına girmeyin. Bir başka deyişle: “Yerdeki tavuklarla vakit harcarsanız, gökte kartallar gibi uçamazsınız”. Bu demek değildir ki kendimizi tüm insanların üstünde, daha kıymetli görelim. Sadece kendi huzurunuz için zor bir meslektaşınızla ya da sizi kızdıran bir akrabanızla karşılaştığınızda diplomatik olun ve ihtiyaç duyduğunuzda burada yer alan ip uçlarından bazılarını uygulamaya çalışın. Diğer zamanlarda, aranıza sağlıklı bir mesafe koyun.

3.    Reaktif (Tepkili) Olmaktan, Proaktifliğe Geç

Faydaları: Yanlış yorumlama ve anlamaları azaltır. Enerjinizi problemi çözmeye harcar.

Nasıl: Karşınızdakine söylediklerinden ya da davranışlarından dolayı kırgın/kızgın hissederseniz, reaksiyon vermeden önce en az iki ihtimalide düşünmeye çalışın. Örneğin, iş arkadaşınızın mesajlarınızı görmezden geldiğini düşünmeye hevesliyseniz bile, onun meşgul olabilme ihtimalini de gözden geçirebilirsiniz. Eğer başkalarının davranışını kişiselleştirmekten kaçınırsanız, onları daha objektif değerlendirebilirsiniz. Bakış açınızı ne kadar geniş tutarsanız, yanlış anlaşılmaları o kadar aza indirebilirsiniz.

Bir başka kişiselleştirmeyi azaltmanın yolu da, kendimizi o “zor” karakterdeki kişinin içinde bulunduğu duruma bir an için koymak. Yani empati kurmak. Örneğin, muhatap olduğunuz kişiyi göz önünde bulundurup: “Böyle olmasaydı…kolay olmazdı” ile biten cümleler kurun.

“Çocuğum çok direnç gösteriyor. Böyle olmasaydı okul ve sosyal baskılarla başa çıkması kolay olmazdı.”

“ Patronum gerçekten çok talepkâr. İsteklerinin sonu gelmiyor. Böyle olmasaydı, bu kadar çok beklentiye sahip bir kurumda yöneticilik yapması kolay olmazdı.”

Eşim duygusal olarak çok mesafeli. Böyle olmasaydı duygularını belli etmeyen bir ailede yaşamak onun için kolay olmazdı.”

Empatik ifadeler, nahoş  tavırları hoş görmez. Buna eminiz. Asıl kaçırılmaması gereken nokta; kendinize, karşı tarafın bu olumsuz davranışlara kendi yaşamlarının/tecrübelerinin neden olduğunu ve sorunun pek de sizinle doğrudan ilgisi olmadığını hatırlatmak. Mantıklı ve makul olduğunuz sürece, başkalarının hoş olmayan tavırları onların söylediklerinden daha fazlasını söyler bize.

Kişiselleştirmeden uzaklaşarak, olayları daha objektif görebilir ve daha iyi çözüm yolları bulabiliriz.

4.    Savaştan Geri Çekilin

 

Faydaları: Zamanı, enerjinizi ve moralinizi korur. Gereksiz problemlerden ve karmaşıklıklardan kaçınırsınız.

Nasıl:  Karşılaştığınız tüm zor insanlarla davranışları sebebiyle direkt yüzleşmek zorunda değilsiniz. Dahil olmamaya karar verebileceğiniz iki senaryo var. İlki karşılattığınız kişi geçici ve sizin üstünlüğünüz söz konusu ise. Örneğin, telefonun ucunda size yardımcı olma niyeti olmayan bir müşteri temsilcisi varsa, telefonu kapar kapamaz başka bir temsilciyle görüşüp öncekinin hakimiyetinden kurtulabilirsiniz.

Diğer bir durum ise; bir sonraki karşılaşma olacak ise, ve işinize yarayacak sonuçlar elde edecekseniz geri çekilebilirsiniz. Mesela sinirinizi bozan bir meslektaşınız varsa, ve çalıştığınız projede iyi bir analizciyse, sabretmeye değer. Unutmayın ki, çoğu “zor” insanın size kazandırdıkları olumlu nitelikler de vardır.

Her iki senaryoda da, zor durumun yüzleşecek kadar ciddi olup olmadığına siz karar vereceksiniz. İki kere düşünün ve eğer gerçekten mücadele etmeye değerse kolları sıvayın!

5.    Kişiyi Konudan Ayırın

Faydaları:  Kendinizi iyi insan ilişkileri olan güçlü bir problem çözücü olarak görebilirsiniz. Daha fazla yakınlık, iş birliği ve saygı elde edersiniz.

Nasıl: Her iletişim durumunda iki unsur sunulur: O kişiyle aranızdaki ilişki, ve de dile getirdiğiniz mevzu. Etkili iletişim becerisine sahip olanlar kişiyi konudan nasıl ayıracağını bilir, ve kişiye karşı yumuşak fakat konuya karşı ciddi ve net olur. Örnek verecek olursak:

“Aklında olan konuyu seninle konuşmak istiyorum. Fakat sen bu şekilde bağırırsan bunu yapamam. Ya oturur ve sakince benimle konuşursun, ya da biraz vakit geçirirsin öğleden sonra konuşuruz.”

“Bu projeye çok zaman harcadığınız için minnettarım. Aynı zamanda görüyorum ki yapılması gerekli olan on maddeden üçü halen bitmemiş. Bu işi tam zamanında nasıl bitirebileceğimizi konuşalım.”

“Bizimle gelmeni gerçekten çok istiyorum. Fakat son zamanlardaki gibi geç kalırsan malesef sen olmadan gitmek zorunda kalırız.”

İnsanlara karşı daha yumuşak ve nazik olursak, insanlar söylediklerimize daha çok kulak verir. Mevzuda keskin ve net bir tablo çizersek kendimizi güçlü bir problem çözücü olarak göstermiş oluruz.

6.    Işıkları Onun Üzerinde Tutun

Faydaları: Proaktif. İletişimde güç unsurunu dengelersiniz. Zor davranışları azaltmak için yeterli baskılar uygulanır.

Nasıl: Geçimsiz insanlarda (özellikle agresif olanlarda) genel gidişat şu şekildedir: karşısındakine kendini rahatsız ve yetersiz hissettirerek dikkat çekmeye çalışmak. Tipik olarak hızlıca  sizde ya da yaptıklarınızda  yanlış giden bir şeyler olduğunua işaret ederler. Problemi çözmek yerine, “yanlış” olana odaklanırlar.

Bu tür iletişim şekillerinde genellikle mevzuyu çözmek yerine, daha baskın olmaya ve kontrolü ellerinde tutmaya çalışırlar. Eğer savunmaya geçerek tepki verirseniz, sizi ağına düşürmüş ve daha fazla güç sahibi olmuş demektir. Bu dinamiği değiştirmenin basit ve güçlü yolu ise ışıkları onun üzerine çekmek ve bunu yapmanın en kolay yolu da onu soru yöneltmektir. Örneğin:

Agresif kişi: “Senin önerdiğin şey, senden istediğimin yanından bile geçmedi.”

Yanıt: “Yapmak istediklerinin sonuçlarını açıkça düşündün mü?”

Agresif kişi: “Zırvalıyorsun”.

Yanıt: “Eğer böyle saygısızca davranacaksan seninle daha fazla konuşmayacağım.  İstediğin bu mu? Bileyim ki ona göre kalayım ya da gideyim?.”

Yapıcı ve araştırıcı sorular sormaya devam edin. Işıkları onun üzerinde tutarak, üzerinizde tutmaya çalıştığı aşırı etkiyi azaltmaya yardımcı olun.

7.    Mizah Kullanın

Faydaları: Doğru şekilde kullanıldığında mantıksız ve zor davranışları zararsız hale getirir. Tarafsızlığınızı gösterir. Tepkili olmaktan uzak durmanızı sağlar. Problem geri planda kalır.

Nasıl: Mizah çok güçlü bir iletişim aracıdır. Soğuk rüzgârları bir anda yumuşak meltemlere döndürebilir. Yaşanmış bir olay ile örnek verelim: Bir gün iş arkadaşına “Merhaba, nasılsınız?” diyen bir hanım, karşı tarafın onun selamlamasını görmezden gelmesinin üzerine savunmaya geçmiyor. Onun yerine doğal ve biraz da alaycı bir şekilde gülümseyip: “Demek o kadar iyi, ha” diyor. Bunun üzerine buzlar kırılıyor, ve karşı taraf gülümseyerek cevap veriyor ardından konuşmaya başlıyorlar. Ustaca.

Gerektiği şekilde kullanıldığında mizah ışığıyla gerçeği aydınlatabilir, zor davranışları etkisiz hale getirebilir ve sakinliğinizin üstünlüğünü gösterebilir.

8.    Takip Etmekten Yönlendirmeye Geçiş

Faydaları: Yönü belirler ve iletişim o doğrultuda akar.

Nasıl: Genelde iki kişi arasındaki iletişimde, biri her zaman yönlendirici diğeri ise takip edici olur. Sağlıklı bir iletişimde bu durum sırayla kişiler arasında yer değiştirir. Fakat bazı zor kişiler her zaman liderliği elinde tutmak ister ve negatif bir ses tonuyla aynı şeyi tekrar ve tekrar seslendirirler: “yanlış olan ne?”.

Bu davranışa konuyu değiştirerek basitçe son verebilirsiniz. Daha önceden bahsettiğimiz şekilde, konuşmayı yönlendirecek sorular sorabilirsiniz. Ya da “Bu arada..” diye başlayarak yeni konular da açabilirsiniz. Bu şekilde liderliği ele geçirmiş ve daha yapıcı bir ortamı kurabilme imkânına sahip olmuş olursunuz.

9.    Zorbalarla Karşı Karşıya (Güvenli bir şekilde)

Faydaları:  Zarar verici davranışları azaltır ya da ortadan kaldırır. Güveni ve huzuru artırır.

Nasıl: Kabadayılarla ilgili aklınızda tutmanız gereken en önemli şey; daha güçsüz olanlara sataşırlar, pasif ve şikâyet edici konumda kalmaya devam ederseniz hedefi olmaya da devam edersiniz. Bir çok zorba iç dünyasında oldukça korkaktır.

Kurbanları direnmeye ve ayakları üzerinde haklarını savunmaya başladığında geri adim atacaklardır. Bu durum okul ortamında da, sokakta ya da iş yerlerinde de aynıdır.

“İnsanlar kendilerini pek sevmediklerinde, bunu telafi etmeliler. Klasik kabadayıların aslında ilk kurbanları kendileridir.” –Tom Hiddleston

“Bazı insanlar başkalarının başını keserek uzun görünmeye çalışırlar” – Paramhansa Yogananda

Zorbalarla karşılaştığınızda, kendinizi güvenli bir şekilde koruyabilecek bir konuma aldığınızdan emin olun. Karşınızda dimdik ayakta duruyorsa, uygun olmayan davranışlarına karşı diğer insanların tanık ve gerekirse destek verebilecekleri bir pozisyonda olun. Fiziksel, sözel, ya da duygusal istismar durumlarında, idari ve hukuksal konularda uzmanlara danışın. Onların karşısında ayakta durabilmek çok önemlidir, ve bunu yalnız yapmak zorunda da değilsiniz.

10. Sonuçları Belirleyin

Faydaları: Reaktif değil proaktif. Güç dengesi değişir. Makul şekilde uygulanırsa, saygı ve iş birliği elde edilir.

Nasıl: Ortaya çıkacak muhtemel sonuçları belirlemek ve ileri sürmek, zor insanlara geri adim attırabilecek en önemli etkenlerden biridir. Ektili bir şekilde telaffuz edilmiş sonuçlar zorlu bireyi durdurur ve tıkanık tavırlarının yerine iş birliğine mecbur hale getirir.

Sonuç olarak, mantıksız ve zor insanlarla geçinebilmek gerçekten de iletişim sanatı icra etmektir. Bu becerileri kullanarak, daha az keder, daha fazla güven, daha iyi ilişkiler ve yüksek iletişim cesaretine sahip olabilirsiniz. Başarıya giden yolda kendinizin liderisiniz!

Alıntıdır

Çeviri: ruhdoktoru.com

Kaynak: Ni, P. C. (1999). How to Communicate Effectively and Handle Difficult People. N.Y.: Allyn & Bacon.

 

 

BU YAZILARA DA GÖZ ATABİLİRSİNİZ

7 Yorumlar

nur olcay 19 Kasım 2015 - 21:06

Bakin sinirli insanlarla basetmenin herzamsn formullerle halledilemeyecegini biliyorum.Cunki sinirli insan kavga edermis gibi konusuyor tmm bunun formulu yukarda yazildigi gibi halledildi diyelim ama asagilayici bir tavir hakaret dolu suclayici cumleleri nasil savusturacagim ? Ne demek istedigimi anlamaya calismayan birine nasil tavir koyarsan koy.. Sorun bitmiyor.

Cevapla
gûl 24 Ağustos 2016 - 15:18

Ben bu yaziyi okurken cok sıkıldim cünkü cözüm aramak icin cok vaktim yok insanlarin bildiklerini okudugu bu dunyada birakin sinirli olmayi reaksiyon gostermemek elde degil ayni evde cok sevdiginizbir insani karsiniza alip konusmaya basladiginizda surekli sizi suclu cikariyorsa birakin savasmayi o insan sizi haketmiyordur simdiye kadar hep agirbasli olmaya calistim hep sustum kendime ifade etmeye calistim ama kaderimde hep yanlis anlasilmak varmis kalbim kırık ve mutsuzummm Allah büyük insallah birgün bende gülerim..

Cevapla
Mehmetali 20 Şubat 2017 - 02:27

Yanlış ve gereksiz buldum,daha yapıcı şeyler var burda sadece sinirli kişiden uzaklaşmak yazıyo uzlaşmak değil

Cevapla
Volga 19 Nisan 2017 - 14:34

24 Ağustos 2016 saat 15.18’de yorum gönderen Sayın Gül,

Sizi çok iyi anladığımı düşünüyorum. Ben de aynı durumla karşı karşıya kalıyorum. Uzlaşmak, konuşmaya sağlıklı bir şekilde devam etmek için her defasında uzun süre çaba göstermeme, sakin kalmama, o güne kadar kesinlikle anlaşamadığımız, anlaşamayacağımız bir konu ise (her konuda aynı şekilde düşünecek değiliz) konuyu açtırmamaya veya sinirli, saldırgan olmaya, saygısızlaşmaya başlayan sözleri, yorumları, cevapları alttan alarak, konuyu kapattırmaya çalışmama vb. çok şey yapmama rağmen sizin deyiminizle aynı evdeki çok sevdiğim insan hemen hemen her defasında hayattaki başarı ve başarısızlıklarımı, kişiliğimi, düşünüş şeklimi, yaptığım şeyleri, belirttiğim fikirleri, neyi neden sevdiğimi, neyi neden öyle düşündüğümü sanki kastî şekilde o kadar çarpıtıyor ve o yönde sinirli, saldırganca, aşağılayıcı sözler söylüyor ki, öyle olmadığını dakikalar veya saatlerce anlatmaya çalışmama rağmen beynine öyle bir duvar örüyor ki hiçbir şey yapamıyorum! Bu konuda o kadar dertliyim ki, bunları beni anlayacak birisiyle paylaşmak, belki yanlışlarım varsa bu sayede onların farkına varmak, paylaşmak ve kendim de destek olmak yoluyla kendimi manen daha güçlü hissetmek, arkadaşıma (olursanız size) da kendini güçlü hissettirmek isterim. Farklı bir fikre kapılmayın; ben de hemcinsinizim (kullandığınız ismin soyadınız değil adınız olduğunu, dolayısıyla kadın olduğunuzu düşündüm) ve yazma sebebim yukarıda anlattığım gibidir. Ben İzmir’de yaşıyorum ama İstanbul’a da gidip geliyorum. Farklı bir şehirde de olsanız, siz de isterseniz sizinle bağlantı kurmak isterim fakat nasıl yapacağımı da bilmiyorum. Burada telefon ya da e-posta adresi de yazılmaz ki! Bana buradan genel bir cevap yazmak isterseniz çok sevinirim. İstemeniz hâlinde nasıl iletişim kurabileceğimize dair bir fikriniz varsa belirtmenizi rica ederim.

Saygılarımla,
Volga

Cevapla
Volga 19 Nisan 2017 - 21:04

Sayın Site Yönetimi,

Merhaba… Merhaba,

Sitenizde bir konunun altında yapılan bir yorumun kontrol-onaylanma süresi ve muhtemel onaylanmama sebepleri hakkında bilgi verebilir misiniz lütfen? Bunu, hem bugün öğlen/öğleden sonra bu konu altında bir yorum gönderdiğim, yorumu ilk gönderdiğimde ‘onay bekliyor’ başlığıyla görmeme rağmen artık yorumu göremediğim hem de daha sonra başka yorumlar gönderecek olmam hâlinde kuralları bilip uyabilmek için soruyorum. Bu soruyu buradan sormamın nedeni, sitenin iletişim formu kısmında Captcha kodunun çalışmamasıdır. Buradan yanıt vereceğinizi umarım.

Teşekkür ve Saygılarımla,
Volga

Cevapla
Volga 19 Nisan 2017 - 21:10

önceki yorumuma ek:

Ayrıca, yorumların altındaki “Cevapla’ kısmına tıklandığında o yorumun altında bir alan açılmıyor. Sayfa yeniden yükleniyor, sayfanın başı görüntüleniyor, en aşağı inilince de normal yorum yazma alanı mevcut fakat bir önceki ekranda seçilip cevaplanmak istenen yoruma cevap olarak gideceğini gösteren bir belirti görülmüyor. Burada bir sorun varsa dikkate almanızı rica ederim.

Saygılarımla,
Volga

Cevapla
Volkan tokat 05 Kasım 2017 - 14:16

Bence sizin ihtiyacınız olan şey içinizi dökmek. yukarıda yazan yazı sanki Amerikan filminden alınmış gibi bir diyalog .
Bu yöntem türk insanları için geçerli değil yani bizim insanımız, benimle bu şekilde konuşursan bu konuşmaya devam etmeyeceğim diye birşey söylemez .
Dolayısıyla bizim insanlarımız içini dökerek rahatlar.
Örneğin benim bildiğim bir cafe var onların işi insanların sinir ve stres lerine cevap vermek gidiyorsun cafeye kime kızdıysan karşındaki görevli o kişi oluyor ve içinizden geldiği gibi bağırıp küfredip ağzınıza geleni sayıyosunuz sonrada ohhhh diyip rahatlatır çıkıyorsunuz
Bu kişi bazen patronun bazen arkadaşın bazen eşin oluyor ve söylemek istediğin herşeyi söylüyorsun bağırıp küfür ediyorsun içinden geleni sayıyorsun rahatlayıp gidiyorsun ohhh miss

Cevapla

Yorumunuzu Bekliyoruz !